Illuminati – Sözde Yeni Kutsal Kitap
Bugün “Bilgi” adlı bir kitap gördüm.Üzerinde Mevlana kardeşliği
filan yazıyordu ,netten araştırırım yorumlar güzelse alırım diye
düşündüm.Araştırınca parçalar beynimde oturmaya başladı =) Bu kitabı
yeni kutsal kitap ilan etmişler . Kitabın yazarı olan Bülent Çorak adlı
kişiye uzaydan vahiy gelip fasikül fasikül bu kitap yazdırılmış =)
Kendini Mevlana ilan etmiş . (Reenkarnasyonla Mevlana onda hayat bulmuş)
.
Kitabın kapağına bakınca bir üçgen ve arkada güneş gördüm. Böyle
anlatınca yine mi illuminatiye bağlayacaksın diyeceksiniz ama öyle
oluyor gerçekten =) Kadın her yıl Masonlar ve Yahudilerle bir görüşme
yapıyormuş. Kesin bağlantısı var yani . Zaten Mevlana ile ilgili bir
kitaba neden üçgen-güneş resmi çizsinler ki. Bu sapkın tarikata karşı
sizleri uyarmak istedim. Yeni kutsal kitap budur diyorlar .

Dikkat edersiniz üçgenin etrafında O -K-M harfleri var . Desek ki
“Mevlana Kardeşlik Birliğini” sembolize ediyor . Ama B si yok bu seferde
. Kitapta Mustafa Kemal Atatürkle de ilgili birşeyler yazıyormuş
.Sanırım onu ilahlaştırıcı bir şekilde . Kitaptaki O-K-M harflerinin de
M-K= Mustafa Kemal , O = O ,yani Allah ı anlattığını tarikatın
içerisinden biri söylüyor .Yanlış anlaşılmasın Türkiye Cumhuriyetinin
kurucusu Atatürke saygı ve sevgi duyuyoruz.Fakat o bu şekilde
ilahlaştırlmak ister miydi acaba ? Türkiyede Atatürkü ilahlaştıranlar
var , reenkarnasyona inananlar ve sahte peygamberlere de inanmaya
meyilli insanlar var . Bu kitap Türkiye için tam nabza göre şerbet yani.
Bu kadına inanan binlerce kişi var .Kitapta Kurandan da ayetlerin yer
alıyor olması kafaları karıştırıyor olmalı . Ben burada siyonist
yahudiler dinimizi değiştirmeye çalışıyorlar dediğimde bana atıp
tutuyorsun dediler =) illuminatide 18.yy da kalmış dediler ,faal bir
yanı yok dediler . Hala öyle düşünmeye devam edin gençler =)
Bundan sonraki yazılar alıntıdır.
Kitabın yazarı Bülent Çorak. kimdir bu insan?
Çok bilinen ismiyle Bülent Çorak veya nüfus kaydındaki eksiksiz
adıyla “Vedia Bülent Önsün Çorak”, kamuoyunun önüne birçok defa farklı
vesilelerle ama hep aynı konu yüzünden gelmiş bir sima.
“Dünya Kardeşler Birliği Mevlana Yüce Vakfı” lideri- belki “ruhani
lideri” demek lazım-Bayan Çorak, kendine bağlı “müritleri” ve yine nev-i
şahsına münhasır organizasyon yapısıyla birçok kez gazete ve dergiye,
zaman zaman da popüler televizyon programlarına konu oldu.
Özellikle kendi yazdığı ve uzaydan “Alfa” kanalı ile vahiy edildiği
iddia edilen “Bilgi Kitabı”yla son derece yoğun tartışmalara konu oldu.
Ama aynı zamanda kendisine ilgi gösterenlerin sayısının artmasına da
neden oldu. Elbette tamamı tartışmalı rakamlar bile olsa 2000’li
yılların başında 1500 taraftarı bulunan Çorak’ın günümüzdeki
takipçilerinin 10 bini aştığı iddia ediliyor.
Söyledikleri ve yazdıkları uzun metinler ihtiva eden bu ilerlemiş
yaştaki (83) bayanın inşa ettiği organizasyonla ilgili çok şey söylendi.
Ancak “ilan ettikleri” o kadar çizgi dışı ve hatta tabir yerindeyse
iticiydi ki, kimse mimarinin yapısıyla değil, söylenenlerin gerçekliği
ile ilgilendi.
Şeyh uçmaz müritleri uçurur!..
Konuya merak duyan geniş bir kamuoyu kesiti, Çorak’ı ve bağlılarını
Türkiye’nin alışık olduğu “şeyh-mürit” ilişkisi içinde değerlendirdi ve
işin arkasında bir şey olduğuna inanarak konu üzerinde çok durmadı. Bu
kesime göre Çorak, bir menfaat fırsatı bulmuştu ve söyledikleriyle
insanları ikna ederek bir şeyler elde ediyordu.
Söylediklerini değerli bulanlar ise Çorak’a gönüllü olarak hizmet
etmeye başladılar ve organizasyonun kesin kurullarına uyarak sert bir
sessizliğe gömüldüler. İçlerine şu ya da bu vesileyle girip, sonradan
terk edenler ise hep garip bağlantılardan söz ettiler. Örneğin
“iyibilgi”nin haberlerine yansıyan ve son olarak Haftalık Dergisi’ne de
konu olan, Yıldırım Özalpman’ın dillendirdikleri gibi.
Özalpman’a göre, Vakıf’ın üst kademesi gizlilik içerisinde
çalışıyordu ve hücre usulü çalıştıklarından organizasyonun içyapısını
tespit edilemiyordu. İçeride ciddi bir para trafiği yaşanıyor, Bülent
Çorak sıkıştıkça gökten mesaj geldiğini söyleyerek sorunları bitiriyor.
Çorak kendine yakın bir “sosyal grup” oluşturmuştu ve içinde
zenginler ve masonlar bulunuyordu. Organizasyon 81 ilde örgütlenmişti ve
il temsilcilerinden bilgi alınıyordu. Talep edilen bilgiler de
ilginçti: Kente gelen yabancı devlet adamları kimlerdir, ne gibi
faaliyetler yapılıyor? Üstelik her yıl 18 Şubat ve 1 Kasım’da İsrail’den
100–150 kişilik bir grup Türkiye’ye gelip Bülent Çorak ve kızıyla
görüşüyor, görüşmelerin içeriği üyelere açıklanmıyordu. Tüm bunlar
Özalpman’ın kafasında “acaba yabancı ülke/ülkeler için istihbarat mı
yapıyorlar” şüphesinin duymasına sebep olmuştu.
(alıntı)
Tarikat Görünümlü Sapıklık Örgütü
Vedia Bülent Çorak garip ve sapık bir tarikat kurdu. Adına para
bastırdı. 2014 yılını kıyamet günü ilan etti. Hızla yayılırken, işin
içine para girince herşey tepetaklak oldu.
Vakıf görüntüsü altında tarikat grubu halinde yayılan ‘Mevlana Yüce
Vakfı’na eski üyeleri savaş açtı. 2014’te kıyametin kopacağını ve sözde
kutsal kitaplarıyla hüküm süreceklerini öne süren vakfın başkanı Vedia
Bülent Çorak, yolsuzlukla suçlanıyor…
Dünya Kardeşlik Birliği Mevlana Yüce Vakfı, 2000’de kıyametin
kopacağını duyurmasıyla tanındı. Binlerce üyeli vakıf şimdi de 2014’ü
belirleyerek yeni müridler edinmeye ve para toplamaya başladı. Vakıf
Başkanı Vedia Bülent Çorak adına para bastıran örgütlenme, 18’li tarikat
grupları halinde dünya çapında yayılırken, eski üyeleri ve ilahiyat
profesörleri ise hukuk savaşı başlattı.
İLK DAVALAR BOZULDU
Daha önce açılan davalarda yerel mahkeme, yasalara aykırı hareket ettiği
gerekçesiyle derneğin kapatılmasını istemişti. Ama o dönemde vakfın
üyesi ve avukatı Yıldız Özalpman, Yargıtay’a başvurup davayı durdurdu.
Dernekten ayrılan Özalpman ve birkaç eski üye, bu kez derneğin yolsuzluk
yaptığını ileri sürerek mahkemeye başvurdu. İstanbul Kadıköy Cumhuriyet
Savcılığı soruşturma açtı… İlk duruşma 13 Kasım’da…
AÇIK HESAPTA TOPLANIYOR
Bağdat Caddesi’nde kurulan vakıf, esrarengiz bir yapılanma yürütüyor.
Her yıl 1 Kasım’da toplanan 81 il temsilcisi, 80 YTL giriş ücreti
ödüyor… Temsilciler devlet adamları ile görüşüyor, sanatsal
etkinliklerde bulunuyor. Başkan Çorak, yazdığı Bilgi Kitabı ile kutsal
kitapların devirlerinin sona erdiğini iddia ediyor. Kendisini peygamber
ilan eden Çorak, Mevlana’nın yeryüzündeki bir yansıması olduğunu
söylüyor.
TİYATRO KURMUŞLAR
Derneğin 1995’te mali bölümüne atanan, daha sonra istifa eden Gülay
Akdağ’ın iddialarına göre, Bilgi Kitabı 4 dile çevrilerek 75 eurodan
satılıyor. Etkinlikler ve satıştan toplanan paralar, Çorak’ın
belirlediği özel kasa görevi yapan kadınlarda toplanıyor. Derneğin üyesi
Selma Aras ve tiyatrocu Seden Kızıltunç’un kurduğu ‘Kozmoz Evrensel
Tiyatrosu’ da vakıf için faaliyet gösteriyor.
PSİKOLOJİLER BOZULUYOR
Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan emekli olduktan sonra derneğe üye
olan Kıdemli Albay Yıldırım Özalpman ve derneğin hukuk kurulunda görevli
avukat eşi Yıldız Özalpman da yapılan yolsuzluklar nedeniyle vakıftan
istifa edenlerden. Özalpman, bu dernek ve vakfın, tekke ve tarikat
düzeni içinde çalışmalarını yürüttüğünü açıkladı… Yıldız Özalpman ise
‘Vakfa katılanlar zaman içinde irade zaafına uğruyor… Ağır psikoza
varacak şekilde hastalanıyorlar’ diye konuştu.
TOPLU İNTİHARLARA NEDEN OLABİLİR
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden Prof. Dr. Yusuf Şevki
Yavuz, Prof. Dr. Mustafa Öz ve Prof. Dr. İlyas Çelebi, bir komisyon
oluşturarak ‘Bilgi Kitabı’ hakkında rapor hazırladı. Din mensuplarının
tahkir edilerek kitabın kutsallaştırılmaya çalışıldığı ifade edildi.
Kitapta yer alan şarlandırmaların ABD’deki örnekleri gibi ileride toplu
intihar yaşanma ihtimali vardır denildi. Doç. Dr. Ramazan Biçer de bu
gizli tarikatı incelediğini söyledi. Biçer, ‘Çorak, kendisine ilahi bir
kişilik kazandırarak, üyelerini dolandırmaya çalışmaktadır’ dedi.
FİKRET HAKAN DA TUZAĞA DÜŞMÜŞ
Ünlü sanatçı Fikret Hakan’ın da Mevlana derneği zannettiği ‘Dünya
Kardeşlik Birliği Derneği’ne’ bir süre girerek faaliyetlerine katıldığı
ortaya çıktı. Ünlü sinema sanatçısı ‘Daha ilk günden bana uzaydan indiği
söylenen bazı mesajları okutmaya kalktılar. Her toplantıda sürekli
fasikülleri okutuyorlardı. Baktım yaptıkları işin Mevlana ile ilgili bir
yanı yok. Ben de bu dernekten çıktım’ diye konuştu.
(alıntıdır)