25 Ekim 2013 Cuma

ERGENEKON 'UN MANEVİ UZANTILARI ( İŞBİRLİKÇİLERİ )

Ergenekon'un 'manevi' uzantıları

Ergenekon yapılanması ile sapkın bir tarikat olarak bilinen “Mevlana Dünya Kardeşlik Birliği” arasında gayet sıcak ilişkiler kurulduğu ortaya çıktı. Tarikatın lideri durumundaki Vedia Bülent Çorak'ın Ergenekon sanıklarına gönderdiği
Ergenekon'un 'manevi' uzantıları
09 Ağustos 2008 Cumartesi 08:27
MEVLANA KARDEŞLİK BİRLİĞİ'YLE SICAK İLİŞKİLER
Ergenekon sanıklarından emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün evinde yapılan aramada ele geçirilen “Mevlana Dünya Kardeşlik Birliği”nin çok sayıda dokümanının olması dikkat çekti. “Modern bir tarikat” olarak sivrilen hareketin “Altın Çağın Kalemi A.Ç.K.” imzasıyla dağıtılan kitapçık ve dokümanlarının kenarlarına notlar alınarak okunduğu görülürken, söz konusu tarikat, kamuoyundan tepki çeken çıkışlarıyla gündeme gelmişti. Tarikatın lideri olan Vedia Bülent Çorak, Atatürk'ün ruhunun reenkarnasyon yoluyla kendisinde yaşadığını iddia ediyor. Çorak'ın “Bilgi Kitabı”nda üç büyük Peygamber ile Mustafa Kemal Atatürk “uzaylı enkarneler” olarak nitelendiriliyor ve sürekli “Musa — İsa — Muhammed Mustafa — Mustafa Kemal”  dörtlemesi yapılıyor. Ek klasörlerde ayrıca, adı geçen yapılanmanın yan kuruluşlarından “Karma Sosyal Dayanışma Birleşim Bütünlüğü Derneği” logolu kağıt üzerine el yazısı ile Bülent Çorak imzalı bayram tebriklerinin de Ergenekon sanıklarına gönderildiği tespit edildi.

VAKIF YOLSUZLUKLARLA GÜNDEMDEYDİ 
Geçtiğimiz yıl aynı adla kurulmuş olan vakıfta yolsuzluğa karışan 8 kişi görevden alınırken, konuyla ilgili hazırlanan müfettiş raporu İçişleri Bakanlığı ve Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na sunulmuştu. Kendisini bir tür “sahte peygamber” ilan eden Vedia Bülent Çorak ve vakfıyla ilgili İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü müfettişleri tarafından inceleme yapılmış ve bu inceleme sonucu hazırlanan 43 sayfalık müfettiş raporunda, tarikat yapısına bürünen vakfın Anayasa ve yasalara aykırı faaliyetler yürüttüğü tespit edilmişti. Raporda, “Vedia Bülent Çorak'ın vakfı alet ederek, inanç istismarıyla para topladığı; ancak bu açıkta tutulan paraların çok büyük kısmını vakıf kayıtlarında resmileştirdiği, yani nitelikli dolandırıcılık yapıldığı iddiası söz konusu” deniliyordu. Yapılan incelemelerde Çorak'ın vakıf harcamaları diye lanse ettiği yaklaşık 465 bin YTL'yi yandaşlarının kasasına aktardığı, daha sonra yapılan yasal incelemeler üzerine bunların tekrar vakıf bağışı gibi kayıtlara geçirildiği belirtilmişti.

YURT ÇAPINDA İSTİHBARAT YAPMIŞLARDI 
Dünya Kardeşlik Birliği Derneği ve Mevlânâ Yüce Vakfı'nın geçmişi 1980'li yıllara kadar gidiyor. Vedia Bülent Çorak, İzmir'de ruh çağırma ve hipnoz toplantılarına katılan bir ev kadınıyken 1 Kasım 1981'de uzaylı güçler tarafından kendisine mesaj verildiğini iddia etmişti. Eşinin bile kendisine inanmadığı Çorak, bir süre psikiyatrik tedavi de gördü. Sonraki yıllarda daha da ileri giderek, “uzaydan geldiğini, peygamber üstü bir varlık olduğunu ve hatta yüce yaratıcının yeryüzündeki yansıması” olduğunu ileri sürdü. 1993 yılında İstanbul'a taşınan Çorak, Dünya Kardeşlik Birliği Evrensel Birleşim Merkezi Derneği ile Mevlânâ Yüce Vakfı'nı kurdu. Örgüt, dernek ve vakıf merkezi olarak da Kadıköy Bağdat Caddesi'ndeki aynı adresi kullandı. Bülent Çorak'ın, UFO'lar aracılığıyla fasikül fasikül yazdırıldığı iddia edilen ve “Bilgi Kitabı” denilen 621 sayfalık bir kitabı da bulunuyor. Dünya Kardeşlik Birliği Derneği ve Mevlânâ Yüce Vakfı Başkanı Çorak, yurt genelinde yaptırdığı istihbarat faaliyetleri iddiasıyla da gündeme gelmişti.

BİR DİZİ SAÇMALIK

Söz konusu tarikat yapılanması, Atatürkçülük ile sürekli irtibat içinde oldu. Bülent Çorak'ın “Bilgi Kitabı“nda “Musa — İsa — Muhammed Mustafa — Mustafa Kemal”  dörtlemesi yapılıyor. Bu isimler için “direkt enkarnelerdir, direkt uzaylılardır ve planetinize plandan sistem kurmak üzere gönderilmişlerdir” deniliyor. Ayrıca, “Bizler hiç bir zaman planetinize zorla el koyarak zorba bir düzen getirecek sistem tatbikçileri değiliz. Sistem Rabbimizin Sistemidir. Siz yine kendi düzeninizi kendiniz kuracaksınız. Ancak planın öngördüğü doğrultuda (ATA’nız gibi). O yüce bir görevli ve planın öz elemanı olarak yaptığı reformik yansımalar ile Anadolu insanını kendine kazandırmıştır. Bu yüzden Atatürk Türkiyesi, büyük koruma altındadır” ifadelerine yer veriliyor.

(Murat Unay – habervaktim)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder